İstanbul’da protesto edilen gözaltılar: ‘Önemli bir süreçte kaosa neden olmak istiyorlar’
Diyarbakır merkezli 21 ilde bugün düzenlenen operasyonda aralarında gazeteci, avukat, sanatçı ve siyasetçilerin de bulunduğu 126 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların evraklarına 24 saat kısıtlama getirildi.
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu, İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde gözaltıları protesto etti.
ÖHD Eşbaşkanı Serhat Çakmak, demokrasi için emek verenlerin tutukluluklarının bitmediğini vurguladı. Gözaltıların anlamlı bir süreç içinde olduğuna dikkati çeken Çakmak, bunun mutlaka değerlendirileceğini söyledi.
Polis ablukasına işaret eden Musa Piroğlu yaptığı açıklamada, “Bu ülkenin geleceği nasıl bir gelecekle tehdit ediliyor herkes görsün. Bu abluka bu ülkenin ablukasıdır. Bu abluka düşecek, bu zulüm bitecek. Kesinlikle biz kazanacağız, onlar kaybedecek. Hep birlikte bu zulmü bitireceğiz” dedi.
“Ne oluyor, neden buradayız?” Avukat Kemal Aytaç’a sorar, “Avukatlar, gazeteciler, sanatçılar tutuklu. Nerede? Diyarbakır’da. Neden? Kuyrukları sıkışmış. Hiçbiri tesadüfi değil. Bu bilinçli bir operasyon. Diyarbakır operasyonuyla kaos çıkarmak istiyorlar. O halkın haklı mücadelesinin önünde kimse duramaz. Ne yaparsan yap. Bu provokasyonlara karşı çıkmak, oyunlarına kanmamak boynumuzun borcudur. Birlikte yaşamanın temel taşı barışı savunmak. Yaşasın barış” dedi.
ÖHD Genel Merkez Temsilcisi Nagihan Avçil de gözaltılara ilişkin yaptığı konuşmada, “TEM Şubesi’nin haklarında yürütülen soruşturma nedeniyle evlerini, işyerlerini ve dernek binamızı aramasının ardından dernek üyelerimiz, şube ve başkanımız dahil çok sayıda arkadaşımız gözaltına alındı. şube müdürleri gözaltına alındı. . Her gün duruşma yapan ve adliyelerde görev yapan meslektaşlarımızın ihbar veya celp üzerine ancak hukuka ve temel insan hakları ilkelerine aykırı şekilde konuşabilecek durumdayken gözaltına alınmasıyla başlayan sıra dışı süreç hakları, belgedeki gizlilik kararı ve avukatlara 24 saat kısıtlama ile devam etti. sahip olmak.”
“14 Mayıs yaklaşırken rejimin sona ereceği gerçeğiyle karşı karşıya kalan siyasi iktidar, 20 yılı aşkın süredir sürdürdüğü politikalarıyla insan hakları mücadelesini sekteye uğratmak amacıyla; Avçil hala yargı üzerinden savunmayı, halkın haber alma hakkını, muhalefeti etkisiz hale getirmeye çalışıyor.” avukatlar, gerçekleri ifşa eden medya çalışanları ve siyasetçiler hakkında takibini sürdürdü. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği olarak, kozmik hukukun madde ve unsurlarına aykırı olarak, hak savunuculuğunun ve hukuk mesleğinin üyelerimizin şahsında kovuşturulmasını suç sayılmasını kabul etmediğimizi bir kez daha yineliyoruz. Yargının giderek politize edildiğini, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının daha fazla ihlal edildiğini, yüzlerce gazeteci, siyasetçi ve meslektaşın düşünce ve kanaat özgürlüğü yok sayılarak hukuksuzca cezaevlerinde tutulduğunu ve bugün görüyoruz. siyasi iktidarın gözaltı ve tutuklama tehdidiyle son mücadelelerle rejimini sürdürmeye çalıştığını ve baskılara boyun eğdiğini. Boyun eğmeyeceğimizi ve denemekten asla vazgeçmeyeceğimizi haykırıyoruz.”